Çocukların okul hayatındaki karne dönemlerini seviyorum. Çünkü bir koç olarak bana; karne alan çocukların anne babalarına “Peki sizin karneler nasıl?” diye sorabilmek için iyi bir fırsat veriyor. Hep söylüyorum, keşke çocuklar da bize karne verse de görsek ebeveynlik hayatımızda nerelerde iyiyiz, nerelerde zayıfız. Ardından tekrar edilecek konuları, yapılacak ödevleri tutuştursalar elimize. Sonra her gün kontrol etseler ne yaptık ne ettik diye. Aslında eminim böyle bir düzeni daha çok isterdik. Çünkü biliyorum kendi kendimize çok yapamıyoruz bunu.

İşte buradan yola çıkarak; bir anne baba karnesi hazırladım. Koyun bakalım çocukların önlerine; değerlendirmelerini yapsınlar. Sonra alın elinize karnenizi; artılarıyla eksileriyle görün kendinizi. Eğer çocuklarınız küçükse ve bir değerlendirme yapamıyorlarsa da kendi değerlendirmenizi kendiniz yapın ve nerelerde iyisiniz; nerelerde zorlanacaksınız en azından şimdiden görmüş olun!

Zaten unutmayalım ki; aslında çocuğumuzun akademik ya da davranışsal durumunun arkasında anne babalar olarak bizler varız. Ona belli davranışları kazandırmak, ihtiyaçları doğrultusunda gerekli ortamı hazırlamak, gelişimini desteklemek, yönlendirmak ve her şeyden önce örnek olmak bizim görevimiz! Hem bu açıdan kendimizi değerlendirmek hem de çocuklarımız bizi nasıl görüyor anlayabilmek adına karnenin faydalı olacağını düşünüyorum.

Elbette karne aslında sembolik bir araç. Amacımız farkındalığımızı artırmak ve ebeveynliğimizde gelişim yaratabilmek. Mutlu ebeveynler olup, mutlu çocuklar yetiştirebilmek...

Çocuklar ve ebeveynler olarak her zaman güzel karneler almamız dileğiyle…